Telefon
WhatsApp

Tokatlılar “Toprağımızı Kimseye Vermeyiz” Diyerek Madeni Protesto Ettiler.

     Tokat Şehitler Köyü ve Serkiz Yaylası’nda Emsa Madencilik ‘in çalışmalarına karşı Valilik önünde eylem yapan Tokatlılar, “Toprağımızı kimseye vermeyiz” diyerek, madeni protesto etti.

 

     Tokat merkeze bağlı Şehitler ve çevre köylerini kapsayan alan ile Serkiz Yaylası ve çevresinde yapılmak istenen maden arama ve sondaj çalışmalarına karşı halk Tokat Valiliği önünde eylem gerçekleştirdi.

     Tokat'ın öncü STK'ların ortaklaşa organize ettiği etkinlik için İstanbul Sarıgazi'de bulunan TOKDEF önünde bir araya gelindi. Yüzlerce Tokatlı TOKDEF önündeki araçlarla İstanbul'dan Tokat'a yola çıktı. "Toprağımızı kimseye vermeyiz" diyen Tokatlılar, Tokat Valiliği önünde bir açıklama yaptı.

     Emsa Madencilik’ in bu çalışmaları, bölgedeki yaklaşık 30 köyün su havzasını etkileyecek olması nedeniyle büyük tepki topluyor. Özellikle Şehitler köyü Yaylacık mevkiinde yoğunlaşan maden arama faaliyetlerine karşı çıkan köylüler, bu durumun tarım arazilerine, su kaynaklarına ve doğal yaşama zarar vereceğine dikkat çekiyor. Yaşanacak zarara ilişkin tepkilerini dile getirmek için bir araya gelen bölge halkı, Tokat Valiliği önünde bir protesto düzenledi.

 

“YAYLACIK'TA MADENE HAYIR”

     "Doğamızı katledenleri unutmayacağız, geleceğimizi mahvedenleri affetmeyeceğiz", "Zehirsiz tarım bereketli sofralar için Yaylacık'ta madene hayır", "Yağmaya, talana karşı doğana, yaşama sahip çık", "Ovalar, dağlar, dereler sermayenin değil halkındır" pankartı açan kitle, "Maden ocağına hayır", "Siyanüre hayır", "Yaylama dokunma", "Doğa katliamına hayır", "Talana sessiz kalma" dövizleri taşıdı. "Yaylamızda maden istemiyoruz", "EMSA maden Yaylacık'tan defol" sloganlar atıldı.

     Yüzlerce insanın katıldığı basın açıklamasına Şehitler Köyü Eski Dernek Başkanı Halil Bakan okudu. Bakan, Tokat'ın tarih boyunca önemli bir ticaret ve kültür merkezi olduğunu vurgulayarak, ilin verimli toprakları ve zengin yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının maden tehdidi altında olduğunu belirtti.

“ORMAN VE YAYLALARIMIZ TEHDİT ALTINDA”

     Bakan, şu ifadelere yer verdi: "Ne yazık ki bu zengin ve köklü topraklar ile bölgemizin sahip olduğu zengin yeraltı ve yerüstü su kaynakları bir süredir maden tehdidi altındadır. Tokat ve çevresinde toplam 937 adet 4. Grup maden ruhsatı bulunmaktadır. Tokat ili ve çevresinin yüzde 46'sı madenlere ruhsatlanmıştır. Bu ruhsat alanları, ormanlarımızın yüzde 44'ünü,bereketli tarım alanlarımızın yüzde 27'sini, hayvancılığımızın can damarı meralarımızın yüzde 56'sını kapsamaktadır. Bu güzelim alanlar maalesef madene ruhsatlandırılmıştır."

     Bakan, EMSA Madencilik’ in Tokat'ın en stratejik noktalarından birinde maden arama girişiminde bulunduğunu belirtti. Bakan, yaklaşık 30 köyün su havzasını etkileyecek olan bu çalışmanın, Tokat'ın en yoğun orman alanlarını ve en geniş yaylalarını da tehdit ettiğini söyledi.

 

“TOKATLILARI YAŞAMINA SAHİP ÇIKMAYA ÇAĞIRIYORUZ”

     2021 yılında 29 farklı noktada 1942 hektar alanda maden arama ruhsatı alan EMSA Madencilik ‘in, ÇED raporu veya Valilik izni gibi yasal yükümlülükleri yerine getirmeden Yaylacık Mevkii'nde çalışmalarına başladığını belirten Bakan, bu durumun yasadışı olduğunu ifade etti. Bakan, köylüler ve destekçilerinin iş birliği ile ilgili tüm kamu kurumlarına dilekçeler vererek sondaj faaliyetinin durdurulmasını talep ettiklerini söyledi.

     Çevre İl Müdürlüğüne başvurarak firmanın yaptığı sondajlı ön aramadan da ÇED Raporu istenmesini talep ettiklerini ekledi. Bakan, konuşmasını şöyle tamamladı: "Bizler, köy muhtarlıkları, köy dernekleri, sivil toplum kuruluşları, çevre dernekleri, siyasi partiler, çevre mühendisleri, odalar ve hukukçuların bileşeni olan Yaylacık Doğa Platformu olarak, tüm yurttaşlarımızı, özelinde tüm Tokatlı hemşerilerimizi duyarlı olmaya, toprağına, suyuna, ormanına kısaca yaşamına sahip çıkmaya çağırıyoruz. Köylerimiz, topraklarımız, akarsularımız, ormanlarımız, tarım alanlarımız, hayvanlarımız, biyoçeşitliliğimiz bu talancı maden şirketlerinden kurtarılıncaya kadar mücadele sözü veriyoruz. Kurdun kuşun hakkı için, insanımızın aşı için, çocuklarımızın yarınları için direneceğiz ve kazanacağız!"